13 Mart 2015 Cuma

AÇILAR

                                                     KAVUŞUM

Kavuşum ,Merkür doğasındadır.Doğasında hem iyicili hemde kötücülü bir arada taşır.İyicil gezegenlerle kavuşum olumlu sonuçlar doğururken ,kötücül gezegenlerle kavuşum kötü sonuçlar
doğurur.Bu yüzden analojik olarak Merkür ile benzeşir.Bir başka yön ise kavuşumun birbirinden farklı iki gezegeni bir araya getirici özelliğinin Merkürün aracılık etme özelliği ile benzeşmesidir.
Kavuşum aslında bir açı değildir.Çünkü birbiriyle kavuşumda olan gezegenler birbirlerini gören konumda değildir ama fiziksel olarak bir aradadırlar.Burada bir iş birliği veya tam tersi bir bastırma 
yada durdurma söz konusu olabilir.
İbn-i Ezra ya göre kavuşum,iki insanın birbirine kavuşması gibidir.Daima hangi iki gezegenin kavuşumda olduğuna bakılmalıdır.Kavuşumun hangi burçta olduğu da çok önemlidir.Birbirinin doğasına uygun olan gezegenler daha rahat işbirliği yaparlar.Birbirleri ile zıt doğada olan gezegenler ise birbirlerini bastıracak ve engelleyecektir.Kötücül gezgenlerle kavuşumda olan gezegenlerin 
zarar görecekleri unutulmamalıdır.Ayrıca güneşe 8,5 derece menzil içinde kavuşumda olan gezgende 
yanık kabul edilir ve zarar görür.
 Kavuşum en kolay anlaşılır açıdır,çünkü iki gezegenin basitçe bir araya gelmesi ile oluşur.Bu açının,genellikle kendine ait bir rengi yoktur,açının rengi birbirleri ile kavuşan iki gezegenin doğalarının birleşimine göre şekillenecektir.
 Kavuşumu tanımlarken en önemli nokta kavuşumdaki gezegenlerin birbirleri ile uyumlu olup
olmadığıdır.Gezegenlerin her kombinasyonu aslında belli bir kuvvet doğurur,kişinin yaşamında
daha az zorluk yaratan bazı gezegenlerin diğerleri ile daha fazla uyum içinde olduklarıda açıktır.
Zorlayıcı kombinasyonlardaki olumlu nitelikleri bulup çıkartmakta iyi kombinasyonlardan en kötüsü
ile karşılaşmakta mümkündür.
Kavuşum yapan gezegenlerin doğa olarak birbirlerine dost ve uyumlu olmalarıyla ,düşman ve uyumsuz olmaları arasında önemli fark vardır.Birincisinde kavuşum sorunsuz fayda sağlar .
Örneğin,Ay Jüpiter ile,Satürn Merkür ile kavuşumu daha doğaldır.Satürn ve Merkür kavuşumunda her ne kadar Satürünün Merküre zarar vereceğini hesaba katmak gerekse de,en azından bu iki gezegenin birbirine dost olması durumu nispeten kolaylaştırır.İkincisinde ise kavuşum sorunludur
ve zarar getirebilir.Örneğin,Satürünün Ay ve Venüsle kavuşum yapması gibi.


Kaynak: Öner Döşer (astrolojide temel kavramlar)

AÇILAR

Açılar gezegenlerin zodyak üzerinde birbirlerinin pozisyonlarına göre kendi aralarında veya önemli
referans noktaları ile   (Ev girişi veya Arap noktaları ile)olan aktif ilişkilerini gösterir.Gezegenler açılar vasıtası ile kendi ışıklarını zodyaktaki diğer derecelere gönderirler .Böylelikle bu derecelerde bulunan diğer gezegen ve noktalarda o gezegenlerin nasıl bir iletişim içinde olduklarını ve bunun somut sonuçlarının anlayabiliriz.

                                  ASTRONOMİK OLARAK AÇILAR

Zodyak 360 derecelik bir dairedir.Zodyakta 12 burç olduğuna göre her burcun genişliğinin 30 derece
olduğunu saptamak zor değildir.Her burç 0 dereceden başlar ve birer derece aralıkla ilerleyerek 29 derece 59 dakikaya kadar devam eder.Bu derece ve dakikadan sonra bir sonraki burcun 0 derecesi başlar.Örneğin,Balık burcunun 29 derece 59 dakikasından sonra Koç burcunun 0 derecesi başladığını görürüz.İşte astrolojik olarak açılar,zodyaktaki otuzar derecelik alana sahip burçlar arasındaki masafeyi ölçme aracıdırlar.Yani zodyak üzerinde gezegenler veya önemli referens noktaları arasındaki özel geometrik ilişkileri yansıtırlar.Bu anlamda:

 Altmışlık açı,bir burçta bulunan bir göstergeden diğer bir göstergenin bulunduğu burca kadar iki burçluk mesafa olduğunu gösterir.

Kare açı,bir burçta bulunan bir göstergeden diğer bir göstergenin bulunduğu burca kadar üç burçluk masafe olduğunu gösterir.

 Üçgen açı,bir burçta bulunan bir göstergeden diğer bir göstergenin bulunduğu burca kadar dört burçluk mesafe olduğunu gösterir.

 Karşıt açı,bir burçta bulunan bir göstergeden diğer bir göstergenin bulunduğu burca kadar altı
burçluk mesafe olduğunu gösterir.

 Bir açı olarak kabul edilmeyen kavuşum ise,her iki göstergeninde aynı burçta olduğunu gösterir.

 Her gezegen,kendi bulunduğu noktadan diğer noktalara iki altmışlık açı iki kare açı,iki üçgen açı
iki kare açı ve bir karşıt açı gönderebilir.Bu yüzden Ortaçağ Astrolojisinde açılar aslında yedi adettir.
Örneğin 0 derece Koç taki bir gezegen 0 derece İkizler deki ve 0 derece kova daki noktalara altmışlık açı : 0 derece Yengeç teki ve 0 derece Oğlak taki noktalara kare açı ;0 derece Aslan daki ve 0 derece
Yay daki noktalara üçgen açı ;0 derece Terazi deki bir noktayada karşıt açı gönderecektir.

 Açı kelimesi Latinnce aspectus kelimesinden türemiştir ve birine veya bir şeye bakmak manasına
gelir.Bu kelime olarak ortaçağda kullanılmaya başlandı.Ama daha önceleri aynı manaya gelen göz göze bakmak,görmek,bakış açısı,birbirini görmek,bizzat görmek tanık olmak manasında kelimeler
kullanılıyordu.Eskilere göre gezegenler birbirlerine dostça veya düşmanca bakış açısı oluşturuyorlardı.Örneğin,üçgen açı uyumlu olmayı anlatan en arkadaşça açıdır.Birbirine üçgen açı
yapan iki gezegen kendi doğalarının gereğini yerine getirebilmek için birbirlerine yardımcı olurlar.
Dayanışma içerisindedirler.B u sayede iki gezegenin içinde bulundukları evlerin olaylarını gerçekleştirebilme ve iyi kullanabilme avantajlarıda doğar.

 Astrolojik olarak açılar bir gezegenin diğeri üzerinde etki yaratmasının önemli yollarından biridir.
Bunlardan daha çabuk haraket eden ve diğerine yaklaşan,açıyı gönderen diğeri ise açıyı alan durumdadır.İkisinin birbirleri ile alışverişi ,bir olaya veya aktiviteye işaret etmektedir.B u aktivitenin veya olayın niteliğini anlayabilmek için öncelikle bu iki gezegen arasında nasıl bir alışverişin olduğunu saptamamız gereklidir.
 Açılar,gezegenlerin etkilerini anlamaya yönelik bilgi vericidirler.Örneğin ,doğum haritasında gerek niteliksel,gerekse niceliksel bakış açısından ,ASC ye ve MC ye gelen açılar harita sahibinin karakter
ve kaderini belirleyici etkileri işaret ederler ve onu harekete geçiren motivasyonların saptanmasında
önemli rol oynarlar.Açılar,bize,gezegenlerin kendi özelliklerini ne şekilde çalıştıracaklarını ve nasıl etkiler doğuracaklarını gösterirler.Aynı tipte açılar farklı gezegenlerden geldiklerinde farklı sonuçlar
doğururlar.Aynı gezegenden gelen farklı açılarda farklı sonuçlar doğurur.
 Klasik astroloji açılara,modern astrolojiden farklı olarak yaklaşmaktadır.Klasik astroloğun öncelik sıralamasında,açılar diğer enstrümanlara göre daha geri planda yer alır.Klasik satrolojide,öncelikle gezegenlerin nitelik ve nicelikleri değerlendirilir.Açıların değerlendirilmesine ancak bundan sonra geçilir.Diğer taraftan ,açılar gezegenlerin doğasını değiştiremezler.Gezegenler asaletli yada asaletsiz olmalarına veya herhangi bir açı yapmalarına bakmaksızın her koşulda öncelikle kendi doğalarının gereğini yerine getirmeye çalışacaklardır.Bunu ne ölçüde başarabilecekleri,asalet veya zayıflıklarına ve ikincil olarakta diğer gezegen ve noktalarla yaptıkları açılara bağlıdır.Önemli bir farkta astrolojinin sadece ptolemik açıları ve kavuşumu  kullanmasıdır.Modern astrolojide kullanılan minör açılar,Rönesans sonrası dönemde yaşamasına rağmen William Lilly ve Jean Baptiste Morin gibi astrologlarda minör açılara pek rabet göstermemişlerdir.
 Ptolemik veya bildiğimiz ismiyle temel açılar 60,90,120 ve 180 olmak üzere dört adettir.İlaveten
bir açı olarak görülmemesine rağmen kavuşum 0 bunlara eklenir.


alıntı :astrlojide temel kavramlar Öner Döşer